Su Böreğinin Hikayesi
- Hikayeli Yemekler
- 13 May 2021
- 1 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 9 Ağu 2021

Su böreği, haşlanmış yufka katmanları arasına su böreğinin çeşidine göre kıyma veya beyaz peynir harcı serpiştirilip en üstü yumurtalanmış bir şekilde fırınlanarak yapılan Türk mutfağına ait bir tepsi böreği çeşididir.
İsmi hazırlanışı sırasında yufkalar suda haşlanmasından gelmektedir. Türkler göçebe hayatı sürdürürken yufkanın arasına farklı yiyecekler koyarak bunları pişirmeyi tercih ederdi. Su böreği de Osmanlı mutfağında bu yöntemle yapılan günümüze kadar gelmiş yiyecekler arasındadır. Eski kaynaklarda su böreğinin doğum yeri Kırşehir olarak geçse de günümüzde ülkemizin hemen her yöresinde bilinen ve farklı malzemelerle pişirilen bir börek türü olmuştur.
Yazılı kaynaklara baktığımızda, su böreğinin tarifine 1844 yılında Mehmet Kamil’in kaleme aldığı ‘Aşçıların Sığınağı’ adlı kitapta da rastlanmaktadır. Marianna Yerasimos’un yazmış olduğu “500 Yıllık Osmanlı Mutfağı” adlı kitabın da ise 19.yüzyılda Osmanlı mutfağında su böreğinin sıkça tercih edildiğini ve bu böreğin en belirgin özelliğinin bol yumurtalı, kalınca yufkalarının tepsiye dizilmeden önce suda haşlanması olduğunu belirtmektedir.
Su böreği Türk kültüründe önemli bir yere sahiptir., Bayram, sünnet, kına, nişan gibi etkinliklerde misafirlere ikram edilmektedir. Rivayete göre, su böreği evliliklerde de büyük rol oynamıştır. Kayınvalideler gelin adaylarına su böreği yaptırır, eğer börek düzgün açıldıysa gelinin oğullarıyla evlenmesine izin verirlermiş. Eğer gelin adayı su böreğini düzgün şekilde açamazsa, güzel açmayı öğrenene kadar düğün ertelenirmiş.